Atatürk ve Sanat

Büyük Önder Atatürk'ün Sanat ve Müzik hakkındaki görüşlerinden bazıları:

* Bir ulus sanattan ve sanatçıdan yoksunsa, tam bir hayata sahip olamaz.
(1921, Adana) (Atatürk'ün Söylev ve Demeçleri, Atatürk Araştırma Merkezi, C. II, Ankara, 1997, s. 129)

* Sanatsız kalan bir milletin hayat damarlarından biri kopmuş demektir.
(1923, Adana) (Atatürk'ün Söylev ve Demeçleri, Atatürk Araştırma Merkezi, C. II, Ankara, 1997, s. 129)

* Sanata önem vermeyen bir millet büyük felakete mahkûmdur.
(1923, Adana) (Atatürk'ün Söylev ve Demeçleri, Atatürk Araştırma Merkezi, C. II, Ankara, 1997, s. 130)

* Büyük işler, önemli girişimler, ancak birlikte çalışma ile elde edilebilir.
(1925, Bursa) (AKDTYK., Atatürk Araştırma Merkezi, Atatürk'ün Söylev ve Demeçleri, Ankara 1997, Cilt II, s. 231)

* Hayatta müzik gerekli değildir. Çünkü hayat müziktir. Müzikle ilgisi olmayan mahlûkat insan değildir. Eğer söz konusu olan hayat insan hayatı ise, müzik behemehâl vardır. Müziksiz hayat zaten mevcut olamaz.
(14 Ekim 1925, İzmir Kız Öğretmen Okulu’nda öğrencilerinin "Hayatta müzik gerekli midir?’’ sorusuna Atatürk’ün verdiği yanıt.)

* Müzik yaşamın neşesi, ruhu, sevinci ve her şeyidir.
(1925, İzmir) (Atatürk'ün Söylev ve Demeçleri, Atatürk Araştırma Merkezi, C. II, Ankara, 1997, s. 243) 

* Hepiniz mebus olabilirsiniz... Vekil olabilirsiniz, hatta Cumhur Reisi olabilirsiniz... Fakat sanatkâr olamazsınız. Hayatlarını büyük bir sanata vakfeden bu çocukları sevelim.
(1927, Ankara) (Sümerbank Dergisi, Cilt 3, Sayı. 29, 1963, s. 149) 

*Milli kültürün her çığırda açılarak yükselmesini Türk Cumhuriyeti'nin temel dileği olarak temin edeceğiz.
(1932, Ankara, Atatürk'ün Söylev ve Demeçleri, Atatürk Araştırma Merkezi, C. I, Ankara, 1997, s. 390)

"Arkadaşlar güzel sanatların hepsinde ulus gençliğinin ne türlü ilerletilmesini istediğinizi bilirim. Bu yapılmaktadır. Ancak bunda en çabuk en önde götürülmesi gerekli olan Türk musikisidir."
(1 Kasım 1934, Türkiye Büyük Millet Meclisi’nin Dördüncü Toplanma Yılını Açarken)

* Bir ulusun yeni değişikliğinde ölçü, musikideki değişikliği alabilmesi, kavrayabilmesidir.
(1934, Ankara) (Atatürk'ün Söylev ve Demeçleri, Atatürk Araştırma Merkezi, C. I, Ankara, 1997, s. 396)