Selva Erdener ve Turkuvaz Beşlisi

Selva Erdener ve Turkuvaz Beşlisi

  • ?Bilet Fitayları:  30 TL, 20 TL, 15 TL
  • 25 Mayıs 2016 , Çarşamba / 20:00
  • Mersin Kültür Merkezi
  • ?Selva Erdener, Solist
  • İbrahim Yazıcı, Şef - Piyanist
  • Ekrem Öztan, Klarinet, Saksofon
  • Ahmet Baran, Kanun
  • Alper Müfettişoğlu, Kontrabas
  • Burak Çakır, Vurmalı Çalgılar

SELVA ERDENER

?Ankara’da doğan Selva Erdener, müzik çalışmalarına ilk ve orta öğrenimi sırasında Müzeyyen Demirci ve İnci Dinçer’in teşvikleriyle başladı. Gazi Üniversitesi Müzik Eğitim Fakültesi’nde önlisansını tamamlayan sanatçı daha sonra Hacettepe Üniversitesi Ankara Devlet Konservatuvarı’na girdi. Nurdan Özar ile şan, Müfide Özgüç ile lied-oratoryo yorumu çalışarak bu okuldan başarı ile mezun oldu.

Orfeo ed Euridice , Cosi Fan Tutte , Don Giovanni , Don Pasquale ,  Sihirli Flüt “Die Zauberflöte” , Zaide , Faust , La Boheme , I Pagliacci , Şen Dul “Die Lustige Witve” , Kerem , İstanbulname, Alibaba ve Kırk Haramiler ve Czardas Fürstin  opera ve operetlerindeki başrolleri başarı ile yorumladı. Ayrıca “Mavi gözlü dev” balesinde soprano olarak yer aldı. Bu süre zarfında, şan pedagogları Roman Verlinsky ve Lidya Pronina ile de şan çalışmalarını sürdüren sanatçı, Moskova Radyo Senfoni Orkestrası, Cumhurbaşkanlığı Senfoni Orkestrası, İstanbul, İzmir, Antalya, Bursa ve Çukurova Devlet Senfoni Orkestraları,  DESO, H.Ü. Senfoni Orkestrası, Anadolu Üniversitesi Senfoni Orkestrası, Samsun ve Mersin Opera orkestraları, CRR, Eskişehir Belediyesi Senfoni Orkestrası, Maltepe Belediyesi Senfoni Orkestrası ve Orkestra@modern ile solist olarak konserler verdi. İstanbul Müzik Festivali ve Ankara Müzik Festivalinde de solist olarak yer aldı.

2001 yılında, Turgay Erdener’in eserleri ve halk türkülerinden oluşan “Sen Sen Sen” adlı ilk albümü, Kalan müzik tarafından dinleyicilerin beğenisine sunulan Selva Erdener aynı yıl Turgay Erdener’in “Afife” bale süitinin CD kaydını Moskova Çaykovski Radyo Senfoni Orkestrası ile gerçekleştirdi. 2005 yılında İstanbul müzik festivali kapsamında, Kamran İnce’nin “Requiem Without Words” adlı eserinin dünyada ilk seslendirilişinde solist olarak yer aldı. 2006 yılında bu eserin CD kaydını Bilkent Senfoni Orkestrası ile gerçekleştirdi. Bu eserin CD kayıdı, NAXOS etiketi ile 2011 yılında piyasaya çıkmıştır. Can Dündar’ın çektiği “Mustafa” filminin Goran Bregovic imzalı özgün film müziğinde Soprano olarak yer aldı, aynı eserin sound-track CD’si de 2009 yılında piyasaya çıkmıştır.

Selva Erdener, Tiyatro oyunevi ile F.G. Lorca’nın “Beş yıl geçince” adlı eseriyle, İstanbul Tiyatro olimpiyatlarına katıldı. Ayrıca Tiyatro Oyunevi ile “Beklerken/waiting’s” ve “East soul” projelerinde yer aldı. 2008 yılında Théatre du Centaur ile birlikte “Flux” filminde rol aldı. Türkiye’nin yanı sıra ABD, İtalya, Danimarka, Macaristan, Bulgaristan, Kırgızistan Makedonya, Estonya, Suriye, Tacikistan, Belçika, Hollanda ve KTTC’de konserler verdi.

2011 yılında, ikinci albümünü de Kalan müzik etiketiyle, dinleciyle buluşturan Selva Erdener, “Düşlerimin Toprağı”adını taşıyan bu albümünde, Çağdaş Türk bestecilerinden; Turgay Erdener, Yalçın Tura, İbrahim Yazıcı, Cem İdiz, Gökhan Somel, Babür Tongur, Muammer Sun, Hasan Uçarsu ve Selman Ada’ nın eserlerine yer vermiştir.

2011 yılı İlkbaharında, Muziektheater Transparant, VeenFabrik ve Hermesensemble katılımı ile Belçikalı besteci Wim Henderickx’ in “Medea” isimli eserinde, Paul Koek’un rejisiyle Medea rolünde sahne aldı. Eserin dünya prömiyeri Antwerpen’de yapıldı, 2011 Sonbaharında ise eserin konser versiyonunu Hermesensemble ile birlikte Venedik’te, Venedik Bienal’i etkinlikleri içerisinde ‘55th International Festival of Contemporary Music’ çerçevesinde yapılan konserde seslendirdi. 2011 Rotterdam ‘Yeni Opera Günleri’nde sergilediği Medea performansı ile cok iyi eleştiriler alan Selva Erdener, 2013 yılı içerisinde Gent, Utrecht ve Rotterdam şehirlerinde gerçekleşen  konserlerle, Medea turnesine devam etti.    

Selva Erdener’in 2005 yılından bu yana birlikte çok sayıda konserler verdiği Turkuvaz Beşlisi ile birlikte hazırladığı “Nereye Aşkım” adlı albümü, 2013 Mayıs ayında dinleyici ile buluşmuştur. Kalan müzik etiketi ile piyasaya çıkan albümün  tamamı Turgay Erdener’ in, en yeni eserleri ile türkü uyarlamalarından oluşmaktadır.

Selva Erdener, Fazıl Say’ın, 2013 Kasım ayında piyasaya çıkan “İlk Şarkılar” albümünde solist olarak yer almıştır.

2015 yılında, Avusturyalı sanatçı Josef Tratner’in ‘’Divan Türkische Sofafahrten’’ projesinde yer alan Selva Erdener, aynı yıl, Mehmet Şafak Türkel’ in Burdur gölünü kurtarmak ve gölün kurumasını önlemek amacı ile verdiği mücadeleyi konu eden ‘’ Göle Yas’’ belgeselinde rol almış ve aynı zamanda şarkılarıyla eşlik edip, projeye destek vermiştir.

İBRAHİM YAZICI 

Kendine özgü yönetme tekniği ile şimdiye kadar konser yaptığı tüm ülkelerde gerek dinleyicilerin, gerek müzik otoritelerinin ilgi odağı haline gelen Yazıcı, profesyonel müzik hayatına 1995 yılında Ankara Devlet Opera ve Balesinde korepetitör ve konuk şef olarak başladı. Gösterdiği sıra dışı performans sayesinde kısa sürede aralarında Berliner Philarmoniker, Theatre des Champs Elysées, Wiener Konzerthaus, KKL Luzern, Seul Art Center, Tel Aviv Performing Arts Center gibi dünyanın en prestijli konser salonlarında, Luzern Symphony Orchestra, Deutche Symphonie Orchester Berlin ( Eski RIAS), Den Haag Het Residentie, Ensemble Rezonans, Camerata de France gibi pek çok önemli toplulukla konserler yaptı. Rönesanstan 21. yüzyıla kadar uzanan çok geniş ve renkli bir repertuardan oluşan, Sarah Chang, Stefan Milankoviç, Viktor Pikayzen, İdil Biret, Gülsin Onay, Fazıl Say, Mario Frangoulis, Sertab Erener gibi yıldız sanatçıların solist olarak katildigi sayısız konser yönetti.

Şefliğin yanı sıra piyanist olarak oda müziği ve lied eşlikçiliği alanında da çok önemli sanatçılarla aynı sahnede yer aldı. Selva Erdener'le birlikte çağdaş Türk Müziğine yeni bir soluk getirdikleri“Turkuvaz Quartett”i kurdu. Çok yönlü ve başarılı çalışmalarından ötürü 2002 yılında Hacettepe Üniversitesi Sanat Teşvik Ödülü ve 2005 yılında İtalyan Cumhurbaşkanı tarafından "Cavalleria della Soliderita" şövalyelik ünvanıyla onurlandırıldı. 2012 yılında Andante dergisi tarafından “Yılın Orkestra Şefi” Donizetti Ödülüne layık görüldü. Türk bestecilerinin eserlerini repertuarına almaya büyük önem veren sanatçı, pek çok genç bestecimizin eserlerinin de ilk seslendirilişini yaptı. Yaptığı CD ve DVD kayıtlarında A.A. Saygun ve M. Sun'un koro eserleri, F.Say'ın Nazım Oratoryosu, Metin Altıok Ağıtı ve Fenerbahçe Senfonisi'ni seslendirdi. Çağdaş Türk bestecilerinin şarkılarından oluşan “Düşlerimin Toprağı” adlı albümde Soprano Selva Erdener'e piyanoda eşlik etti.

Müzik eğtimine H.Ü. Devlet Konservatuarı'nda Nimet Karatekin' le piyano, Alain Boeglin ile oda müziği, Nevit Kodallı ve İstemihan Taviloğlu ile kompozisyon, Hikmet Şimşek ve Rengim Gökmen'le orkestra şefliği çalıştığı H.Ü. Devlet Konservatuarında başladı ve bu okuldan yüksek lisans diploması aldı. Daha sonra CNRM Perpignan'da Claude-Phillipe Durand ile piyano, Daniel Tosi ile orkestra şefliği, Michel Lefort ile oda müziği, Danielle Perriers ile şan çalıştı ve bu okulu üç dalda "Premier Prix" alarak bitirdi. Bu okullardaki çalışmalarının yanı sıra Avrupa'nın çeşitli ülkelerinde masterclass'lara katıldı. Maestro Gilbert Varga ile uzun bir süre çalıştı ve asistanlığını yaptı. 2006-2009 yılları arasında Oylun Erdayı ile şan çalıştı ve sınıfının eşlikçiliğini yaptı. 2010 yılından bu yana da Gülsin Onay'la piyano repertuarı ve yorum çalışmaları yapmaktadir.

1998-2007 yılları arasında Devlet Çoksesli Korosu'nun şefliği, 2007-2012 yılları arasında İzmir Devlet Senfoni Orkestrası Müzik Direktörlüğünü yapan sanatçı eğitimciliğe de büyük hassasiyet göstermiş ve Hacettepe Üniversitesi, Bilkent Üniversitesi ve Anadolu Üniversitesi'nde misafir öğretim görevlisi olarak ders vermiştir.

Halen, İzmir Opera ve Balesi'nde orkestra şefi, Olten Filarmoni Orkestrası'nda müzik direktörü ve Ahmed Adnan Saygun Sanat Merkezi'nde sanat direktörü olarak görev yapmaktadır.

EKREM ÖZTAN

1963 yılında Ankara ‘da doğdu. İlkokul yıllarında müzik eğitimine başladı.

1973 yılında Ankara Devlet Konservatuvarı Klarinet Bölümü ‘ne girerek müzik hayatına başlamış oldu. Klarinet Bölümünde Doç. Aykut DOĞANSOY ‘un öğrencisi oldu. On yıl süren konservatuvar öğrencilik yıllarında başarılı bir çizgisi olan Ekrem ÖZTAN yurtiçi ve yurtdışında birçok solo, oda müziği ve orkestra konserleriyle mesleğinde ciddi bir atılım yaptı.

1982 yılında Avusturya ‘nın Salzburg şehrindeki “Mozarteum Müzik Akademisi” de Prof. Antonio JANİGRO ile Oda müziği çalışmaları yaptı.

1983 yılında Hacattepe Üniversitesi Ankara Devlet Konservatuvarı Birinciliğini ve “İHSAN DOĞRAMACI ÜSTÜN BAŞARI ÖDÜLÜ” nü aldı.

Hacettepe Üniversitesi Ankara Devlet Konservatuvarı 1983 Yılı Birinciliği ve aldığı ödül, aynı yılın yaz aylarında İskoçya ‘nın Aberdeen şehrinde yapılan “Uluslararası Gençlik Festivali” kapılarını açarak meslek hayatında yeni bir başarıya daha imza atmasını sağladı. Festivale British Council ve H.Ü. Ankara Devlet Konservatuvarı tarafından gönderilen sanatçı, burada Festival Orkestrası Birinci Klarinetçiliği ‘ne seçildi. Festivalde Klarinet ve Oda Müziği çalışmalarını Prof. Lewis MORRİSON ile başarıyla yürüttü.

1983-1984 Öğretim yılında birincilikle mezun olduğu okulu H.Ü. Ankara Devlet Konservatuvarına, şimdiye kadar başarılı sanatçılığının yanı sıra yıllarca çok da başarılı olarak sürdüreceği “Klarinet hocalığı” na  resmi olarak atanmış oldu.

Konservatuvarda hocalık yılları devam ederken yurtiçinde birçok kültür merkezinde; yurtdışında “ALMANYA, İNGİLTERE, HOLLANDA, İSKOÇYA, İTALYA, AVUSTURYA, İSPANYA,  YUNANİSTAN, BULGARİSTAN, POLONYA, LETONYA, ESTONYA, HOLLANDA, ÇİN, KOSOVA, PAKİSTAN ve SURİYE” de Resitaller ve Oda Müziği Konserlerinin yanı sıra Solist olarak konserler verdi.

İzmir, İstanbul, Bursa Devlet Senfoni Orkestraları ve Eskişehir Büyükşehir Belediyesi Senfoni Orkestrası eşliğinde birçok yerli ve yabancı bestecilerin eserlerini ve Hava Kuvvetleri Komutanlığı Bandosu eşliğinde C.M.von WEBER ‘in 2. Klarinet Konçertosunu seslendirdi.

Genç Kuşak bestecilerimizden Turgay ERDENER’in kendisinin klarinetçiliğinden  etkilenerek yazmış olduğu Klarinet Konçertosu’nu, ilk olarak 3 Kasım 1995 yılında seslendirdi. Konser, Şef Antonio PİROLLİ yönetiminde Cumhurbaşkanlığı Senfoni Orkestrası ile gerçekleştirdi.

Sanatçı halen Hacettepe Üniversitesi Ankara Devlet Konservatuvarı Klarinet Hocalığının yanı sıra H.Ü. Ankara Devlet Konservatuvarı Üflemeli ve Vurmalı Çalgılar Anasanat Dalı Başkanlığı görevlerini sürdürmektedir.

ALPER MÜFETTİŞOĞLU

1972 yılında Ankara’da doğdu.
1997 yılında Macaristan Budapeşte Ferenc Lizt Akademisini Prof. Montag Lajos ve Prof. Kubina Peter’in öğrencisi olarak bitiren Prof. Alper Müfettişoğlu 1998’de Budapeşte Montag Lajos Kontrabas yarışmasında ikincilik ödülünü kazandı. Bu yarışmada kimseye birincilik ödülü verilmedi. 2000 yılında İsviçre Luzern Yüksek Müzik Okulunda solistlik diplomasını alan sanatçı 1997–2001 yılları arasında Zürich Operası orkestrası üyeliği, 2001–2004 yılları arasında Würzburg Filarmoni Orkestrası 1.solo kontrabasçılığı görevlerinde bulunmuştur. 2007 yılından bu yana her yıl Macaristan’da Master Class veren Alper Müfettişoğlu’na 2009 yılında Moskova’da düzenlenen 6. Çaykovski Yaylı Çalgılar yarışması jürisi tarafından “En iyi Pedagog” ödülü verildi. Alper Müfettişoğlu, 2012 Donizetti Klasik Müzik Ödülleri töreninde, “yılın en iyi müzik eğitmeni” ödülüne de layık görülmüştür.

Alper Müfettişoğlu halen  Hacettepe Üniversitesi Ankara Devlet Konservatuarı Kontrabas Sanat Dalı Başkanı ve öğretim üyesidir.

AHMET BARAN 

Üretmek sadece insana özgü ve insanın ölümsüz olma hevesiyle yakından ilgili. Başkalarının yanında sakince ölümü beklemek varken;  yaratma, bulma, yapabilme sancılarıyla kıvranmanın, üstelik bundan keyif almanın mantığa sığar başka açıklaması yok. Yüzyıllar sonra da okunacak yazıların, kuşaklar sonra belki bambaşka bir coğrafyada dinlenecek nağmelerin, kitaplara geçecek bir tekniğin, başka bir buluşa temel olacak formülün arayışı hep ölümsüzlüğe dönük o ısrarlı hevesten...Herkes Lokman Hekim’in elinden ırmağa düşüp giden  “eşsiz çiçeği” istiyor ama kimileri daha bir ısrarlı ve yakın takipte. Ahmet Baran’ın sanat yolculuğunu bu çerçevede değerlendirmek onu doğru anlamak açısından faydalı olacaktır.

Yıl 1983…Memleketin kalbi Ankara’da dünyaya gözlerini açar Ahmet Baran. Başkentin sert iklimine inat bahar dalları gibi açan sanat ortamı Ahmet Baran için TRT Ankara Radyosu Çocuk Korosu’nun yolunu süsler. Burada Musiki ile tanıştığında henüz sekiz yaşındadır. Sanatla yoğrulan çocukluk ve ilk gençlik yıllarının ardından Yüksek lisans eğitimini Hacettepe Üniversitesi Devlet Konservatuarı’nda kompozisyon, armoni, kontrpuan, form bilgisi, analiz, orkestrasyon, enstrümantasyon , antik modlar ve caz armonisi konularına ağırlık vererek tamamlar. On sekiz yaşında, icrada sadece altı aylık deneyime sahipken cesareti ve yeteneği ona bir şans kapısını aralar: Senfoni orkestraları... Baran ilk günden itibaren Türk Musikisi enstrümanı olan sazının bütün imkanlarını değerlendirerek bakış açısını dünya müziklerine doğru genişletme gayretindedir. Bu gayreti sayesinde ülkemizin seçkin senfoni orkestraları ve şefleriyle birlikte solist olarak konserler veren “Senfoni Orkestralarının En Genç Solist Kanunisi” olma onuruna erişir. Senfoni orkestralarıyla çalışmanın sanatına kattıklarına  merakı ve azmi eklenince Kanun icrasına yepyeni bir teknik kazandırmayı başarır: On Prmak tekniği. On Parmak tekniği iki elin tüm parmaklarını işin içine sokarak Kanun’a birkaç enstrümanın sağlayabileceği çeşitlilikte ses zenginliği kazandırması açısından oldukça önemlidir.

Kabına sığmayan enerjisiyle ve ufku geniş sanat anlayışıyla harmanlanan müziği kısa süre sonra Ahmet Baran’ı sınırların ötesine taşır: Altı kıtada bini aşkın konser verir. Geleneksel Türk Müziği, Türk Pop, New Age ve Caz müziğinin önemli sanatçılarına sahne çalışmaları ve albüm kayıtlarında eşlik eder.  “Kendine özgü çalım tekniği” ve  “hiç sönmeyen coşkusu” onu şimdiye kadar konser verdiği tüm ülkelerde gerek dinleyicilerin, gerek müzik otoritelerinin ilgi odağı haline getirip, yerli ve yabancı basında konserleri hakkında övgü dolu yorumlar almasını, “İcracılığını Sınırların Ötesine Taşımış Türk Müziğinin Harika Çocuğu” olarak adından söz ettirmesini sağlar.  Aynı zamanda Cumhurbaşkanlığı Köşkü ve Başbakanlık Konutu’nda İngiltere Kraliçesi’nden Rusya Devlet Başkanı’na Papa’dan Norveç Kralı’na kadar elli beş devlet adamı onuruna düzenlenen davetlerde Türk Musikisini tanıtıcı dinletiler sunar.

Geleneksel melodi zenginliğini teknik ve çok sesli tınılarla birleştirdiği saz eserleri, sahne sanatları müzikleri, dizi ve reklam müzikleri,  bilgisayar oyunu müzikleri, kısa metraj film müzikleri bulunan Baran, 2011 yılında Udi Kamuran Umuzdaş ile birlikte kendi bestelerinin de yer aldığı  “İki Kelime” isimli enstrümantal bir albüm yayınlar.

Ahmet Baran, Kanun yapım ustaları tarafından imzasını taşıyan özel enstrüman serilerinin üretildiği bir sanatçıdır. Bu enstrümanlar tüm dünyada satışa sunulur ve dünyanın her bir köşesinde meraklısının elinde tınlamaya devam etmektedir. Sanatçıya ithaf edilen ve ilk icrasını yine Baran’ın yaptığı  iki kanun konçertosu bulunmaktadır. Bu eserler değerli Besteci Turgay Erdener ve Eray İnal’ın imzalarını taşımakla birlikte Türkiye’nin ikinci kanun konçertosu olma özelliğini de taşır. Doğunun dinamik ve kozmopolit ruhunu alanında özel yeteneklere sahip virtüözlerle sahneye taşıdığı “Dünyanın Yerel Müziği”, Kanun’u Kajon’la buluşturduğu “Qan-Qa” sanatçının imza attığı ilgi çekici diğer projelerden bazılarıdır...

Ahmet Baran, müthiş çabukluğuyla, parmaklarında Yaradan’ın ilahi varlığını hissettirişiyle, Kanun üzerinde yakaladığı mükemmel derecedeki tınılarla her taksiminde ayrı bir duygu, ayrı bir haykırış taşır kainata.  Kanun’a aşık olanların mutlaka dinlemesi gereken bu virtüöz sürdürdüğü çok yönlü kariyer ile yeryüzünde ayak bastığı her yere müziğinin ışığını bulaştırmaya ve ısrarla o “nadide çiçeği” aramaya devam etmektedir.

BURAK ÇAKIR

1984 yılında Ankara’da doğdu. İlk ve orta öğrenimini Keçiören Kalaba Lisesi’nde tamamladı. Lise yıllarında başlayan müzik hevesi kısa sürede koro çalışmalarına dönüştü. 2001 yılında TRT Türk Halk Müziği Gençlik Korosu ve Kültür Bakanlığı Ankara Devlet Türk Halk Müziği Gençlik Korosu’nda ritim çaldı ve burada nota eğitimi gördü. O yıllarda Ankara’daki bir çok amatör halk müziği korosuna ritim sazı ile eşlik etti. Ankara Devlet Gençlik Halk Dansları Topluluğu ile yurt içi ve dışında turnelere katıldı. TRT Ankara radyosu ve televizyonun bir çok yayınına katıldı. Kültür ve Turizm Bakanlığı Ankara Devlet Türk Halk Müziği Korosu ile yurt içinde ve dışında bir çok festival ve konserlerde yer aldı.      

2003 yılında kendilerinin oluşturmuş oldukları “İki Kelime” adlı saz müziği topluluğuyla akademik kurumlar bünyesinde bir çok konserler vererek, halen iki kelime isimli albümleriyle günümüzde de genç icracılara enstrümantal müziğimizi sevdirmek amacıyla ışık tutmaya gayret gösterdi.

2004 yılında Atatürk Üniversitesi Kazım Karabekir Eğitim Fakültesi Müzik Eğitimi Ana Bilim Dalı Müzik Öğretmenliği Bölümü’nü kazandı. Okul döneminde Yrd. Doç. Dr. Cengiz Şengül ile çalışmalarına devam etti. Kurumlar bünyesinde özel Dans-Müzik gruplarıyla yurt dışında Türkiye’yi temsil etti. Endonezya, Singapur, Şanghay, Yunanistan, Bulgaristan ve Belçika’da konserler verdi.                                                            2007 yılında Kültür ve Turizm Bakanlığı Sivas Devlet Türk Halk Müziği Korosu’nun açmış olduğu ritim sanatçılığı sınavını 1.likle kazanarak bu kurumda göreve başladı. Bu kurum bünyesinde yurt içinde ve yurt dışında bir çok konser ve festivale katıldı. Modern bir bakış açısı elde etme çabasıyla , zaman zaman kendine özgü ritim kompozisyonları ve farklı vurmalı çalgılar kombinasyonları geliştirerek müziğimize farklı bir anlayış ve yorum getirmeye gayret gösterdi. Halen Sivas Devlet Türk Halk Müziği Korosu’ndaki görevine devam etmekte ve ayrıca yüksek lisans eğitimini Erzurum Atatürk Üniversitesi’nde sürdürmektedir.